Kahve Fincanı Nın Hikayesi

  • Konbuyu başlatan murat23
  • Başlangıç tarihi
M

murat23

Ziyaretçi
Gün Gelecek Allah’a Bana Yaşattığı Bu Sıkıntılar İçin Şükredeceğimi Biliyorum” Demişti Bir Arkadaşım. Belki De Hayatının En Zor Günlerini Yaşıyordu. Zorlukların İnsana Ne Kadar Büyük Dersler Verdiğini Uzun Uzun Konuşmuştuk. Bir Acının Öğrettiğini Bin Kahkahanın Öğretemeyeceği Üzerine Birçok Örnekler Vermiştik O Konuşmamızda.

aradan İki Yıla Yakın Bir Zaman Geçince Arkadaşımın Haklı Çıktığını Gördük. O Günlerin Acı Görünen Olaylarının, Kendisine Ne Kadar Büyük Kapılar Açtığını Gördükçe “verdiğin Acılar İçin Sana Şükürler Olsun Allah’ım!” Demeye Başladı.

gündüzleri Fırsat Buldukça Bir Araya Geldiğimiz Arkadaşıma O Günlerde Aşağıdaki Hikayeyi Yollamıştım. “strese Girenin İmanından Şüphe Ederim!” Başlıklı Yazımı Anlamayan Ve/veya Yanlış Anlayan Arkadaşlar Umarım Bu Sefer Beni Doğru Anlarlar.

yaşlı Kadın, Bir Antika Dükkanından Aldığı Yüzyıllık Fincanı Özenle Salon Vitrinine Yerleştirdi. Fincanın Biçimi, Üzerindeki İşlemeler, Renkler Onun Bir Sanat Eseri Olduğunu Söylüyordu. Ödediği Fiyatı Hatırladı; Hayır, Hiç De Pahalıya Almamıştı.

hayranlıkla Fincanı Seyretmeye Devam Etti. Derken, Birden Fincan Dile Geldi Ve Kadına Şöyle Dedi;
“bana Hayranlıkla Baktığının Farkındayım. Ama Bilmelisin Ki, Ben Hep Böyle Değildim. Yaşadığım Sıkıntılar Beni Bu Hale Getirdi.

kadın Şimdi Hayret İçindeydi. Önündeki Kahve Fincanı Konuşuyordu!

kekeleyerek: “nasıl? Anlayamadım?” Diyebildi Yaşlı Kadın.
“demek İstiyorum Ki, Ben Bir Zamanlar Çamurdan İbarettim Ve Bir Sanatkâr Geldi. Beni Eline Aldı, Ezdi, Dövdü, Yoğurdu. Çektiğim Sıkıntılara Dayanamayıp:

“yeter! Lütfen Dur Artık!” Diye Bağırmak Zorunda Kaldım.
ama Usta Sadece Gülümsedi Ve; “daha Değil!” Diye Cevapladı Beni.

“sonra Beni Alıp Bir Tahtanın Üzerine Koydu. Burada Döndüm, Döndüm, Döndüm. Döndükçe Başım Da Döndü. Sonunda Yine Haykırdım:
“lütfen Beni Bu Şeyin Üzerinden Kurtar. Artık Dönmek İstemiyorum!”
ama Usta Bana Bakıp Gülümsüyordu:
“henüz Değil!”
“derken Beni Aldı Ve Fırına Koydu. Kapıyı Kapayıp Isıyı Arttırdı. Onu Şimdi Fırının Penceresinden Görebiliyordum. Fırın Gitgide Isınıyordu. Aklımdan Şöyle Geçiyordu: Beni Yakarak Öldürecek”
fırının Duvarlarına Vurmaya Başladım. Bir Taraftan Da Bağırıyordum:
“usta Usta! Lütfen İzin Ver Buradan Çıkayım!”
“pencereden Onun Yüzünü Görebiliyordum. Hala Gülümsüyor Ve “daha Değil!” Diyordu.
“bir Saat Kadar Sonra, Fırını Açtı Ve Beni Çıkardı. Şimdi Rahat Nefes Alabiliyordum, Fırının Yakıcı Sıcaklığından Kurtulmuştum. Beni Masanın Üstüne Koydu Ve Biraz Boyayla Bir Fırça Getirdi.
“boyalı Fırçayla Bana Hafif Hafif Dokunmaya Başladı. Fırça Her Tarafımda Geziniyor Ve Bu Arada Ben Gıdıklanıyordum.
“lütfen Usta! Yapma, Gıdıklanıyorum!” Dedim. Onun Cevabı İse Aynıydı: “henüz Değil!”
“sonra Beni Nazikçe Tutup Yine Fırına Doğru Yürümeye Başladı. Korkudan Ölecektim. “hayır! Beni Yine Fırına Sokma, Lütfeeen!” Diye Bağırdım.
fırını Açıp Beni İçeri İteleyip Kapağı Kapattı. Isıyı Bir Öncekinin İki Katına Çıkardı. “bu Sefer Beni Gerçekten Yakıp Kavuracak!” Diye Düşündüm. Pencereden Bakıp Ona Yine Yalvardım, Ama O Yine “daha Değil!” Diyordu. Ancak Bu Defa Ustanın Yanaklarından Bir Damla Gözyaşının Yuvarlandığını Gördüm.
“tam Son Nefesimi Vermek Üzere Olduğumu Düşünüyordum Ki, Kapak Açıldı Ve Ustanın Nazik Eli Beni Çekip Dışarı Çıkardı. Derin Bir Nefes Aldım, Hasret Kaldığım Serinliğe Kavuşmuştum. Beni Yüksekçe Bir Rafa Koydu Ve Usta Şöyle Dedi:
“şimdi Tam İstediğim Gibi Oldun. Kendine Bir Bakmak İster Misin?”
ona “evet” Dedim.
bir Ayna Getirip Önüme Koydu. Gördüğüme İnanamıyordum. Aynaya Tekrar Tekrar Baktım Ve “bu Ben Değilim. Ben Sadece Bir Çamur Parçasıydım.”
“evet Bu Sensin!” Dedi Usta. Senin Acı Ve Sıkıntı Diye Gördüğün Şeyler Sayesinde Böyle Mükemmel Bir Fincan Haline Geldin.
eğer Seni Bir Çamur Parçası İken Üzerinde Çalışmasaydım, Kuruyup Gidecektin.
döner Tezgahın Üstüne Koymasaydım, Ufalanıp Toz Olacaktın.
sıcak Fırına Sokmasaydım, Çatlayacaktın.
boyamasaydım, Hayatında Renk Olmayacaktı.
ama Sana Asıl Güç Ve Kuvveti Veren İkinci Fırın Oldu.
şimdi Arzu Ettiğim Her Şey Var Üzerinde.”

ve Ben Kahve Fincanı, Şu Sözlerin Ağzımdan Çıktığını Hayretle Fark Ettim:
“ustam! Sana Güvenmediğim İçin Beni Affet!
bana Zarar Vereceğini Düşündüm.
beni Benden Fazla Sevip İyilik Yapacağını Fark Edemedim.
bakışım Kısaydı, Ama Şimdi Beni Harika Bir Sanat Eseri Yaptığını Görüyorum.
benim Sıkıntı Ve Acı Diye Gördüğüm Şeyleri Bana Verdiğin İçin Teşekkür Ederim…
teşekkür Ederim.”
usta Fincanı, Yaratıcı İnsanı Şekillendirir. Yeter Ki Acı Da Ki Hikmeti Görelim.
kahrın Da Hoş, Lûtfun Da Hoş Demesini Bir Öğrenebilsek

(alıntı)
 

Benzer konular

M

murat23

Ziyaretçi
Türkçe Kurallarına Uyulursa Daha İyi Olur Diye Düşünüyorum Mehmet Bey...
 
Üst Alt